Demokratik rejimlerin, doğal olarak bir hukuk devletinin temel ilkesi, yargı erkinin bağımsızlığı ve tarafsızlığıdır. Yargı, demokrasilerin zayıf olduğu ülkelerde siyasi müdahalelere maruz kalıp zayıfladıkça faşizm ve dikta yönetimlerinin sindirme aracı haline gelebilmektedir. Yargının bağımsızlığı ilkesi Türkiye Anayasası tarafından da koruma altına alınmıştır. Türk yasaları ve uluslar arası sözleşmeler ayrıca hakim ve savcıların kararlarından dolayı tutuklanmalarını engelleyen güvenceler sağlamaktadır. Yargı mensuplarına yönelik baskı, yönlendirme, müdahale de yasaklanmaktadır, sadece ağır cezalık suçüstü halinin bulunduğu durumlarda hakim ve savcılara tutuklama kararı alınabilmektedir.
Raporumuzda, Türk yargısının siyasi müdahalelerle bugünkü duruma nasıl geldiği kronolojik olarak resmedilmekle birlikte yıllarını adalet dağıtmak için harcamış yerel ve yüksek yargı mensuplarının nasıl bir anda ‘terörist’ ilan edilerek hayatlarının alt üst edildiği, ailelerinin parçalandığı, sağlıklarını ve hayatlarını kaybettikleri, maruz kaldıkları insan hakları ihlalleri kayıt altına alınmaktadır.